DORUKTÜRK TV

28 Şubat 2015 Cumartesi

DURUM ANALİZİ


Meclis dışı Partiler eşyanın tabiatına uygun olarak davranmakta ve egolarına yenik düşerek her biri kendi partilerinin çatısı altında birleşmeyi savunmakta ve bir sonraki adıma geçilememektedir.
Diğer taraftan halkın algısı ise Beş ve ya Altı % 1'lik Partinin birleşerek iktidar olabilmesinin mümkün olmayacağı yönünde. Bu defa insan ister istemez tüm bu aksiyonlar % 10 barajını geçip milletvekili olmaktan mı ibaret diye düşünmeden edemiyor.
MHP kapılarını meclis dışı partilere kapatmış durumda. % 20 olsun benim olsun mu demek istiyor? İktidara mı talip yoksa Ana Muhalefet Partisi mi olmak istiyor?
CHP ise ciddi atakta; kapılarını bölücü unsurlar hariç herkese açmış durumda.
CHP'nin sert ve eski, Sol kokan söylem ve enstrümanlara yer vermemesi gerekiyor konuşmalarında.
Eğer CHP muhafazakar, Ulusalcı, Milliyetçi ve diğer kesimleri kucaklayacağım diyorsa bu çok önemli bir detay.
Merkez yapılanma CHP'de olacak gibi gözüküyor.
B şıkkı ise Ali Babacan faktörü.
Ali Babacan 13 Mart'a kadar tam bir soru işareti.
Gerçek anlamda AKP iktidarını iktidardan indirebilecek bir Merkez Oluşum gerçekleşirse ve bu oluşuma Ali Babacan ikna edilebilirse...
Evet önümüzdeki İKİ hafta ÇOK ŞEYLERE GEBE!


Sabih Samur 28 Şubat 2015

BAYRAK EŞİTTİR DEVLETTİR!


Milleti oluşturan fertler Bayrağını baş tacı yapar ve başının üzerinde taşır.
Yeri geldiğinde onun için ölür ve öldürür.
Bilir ki o bayrak yere düştüğünde artık devleti olmayacaktır.
İşte o gün komşu ülkelerde yaşandığı gibi el oğlu gelecek senin bütün kutsal değerlerini (namusunu, şerefini, haysiyetini) botlarıyla çiğneyecektir.
Bunu bilen bazı satılmış ve ya satın alınmış toplum mühendisleri ise boş durmaz.
"Paranın rengi, dini ve memleketi olmaz", "Namus bacak arasında mı ki?",
"Parasız adam itibarsız adam" gibi onlarca söylem ile toplumun değer yargılarını değiştirmeye çalışırlar. Paranın tüm değerlerin üzerinde olduğunu şırıngalarlar.
Başarılı oldukları gün Bayrağın yere düştüğü, önemsenmediği ve hatta çiğnenmeye başlandığı gündür.
Bugün Adada ve Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğusunda yapılan işte budur!
Devlet bu noktada boş durmaz.
Sonuna kadar, müdahil olmadan tüm gelişmeleri izler.
Ve hatta zaman zaman devletçi diye tabir ettiğimiz fertlerde dahi "demek ki devletin tüm kurumları ele geçirilmiş" negatif düşüncesi bile doğar.
Oysa Devlet, bayrağı gönderde olduğu sürece ayaktadır. Bu güç karşılıklıdır ve sonsuz devinime sahiptir.
Ve gün gelir Devlet kendini koruma refleksi ile kendi bekası için, bayrağın dalgalanması için, milletinin namusuyla, şerefiyle, haysiyetiyle yaşaması için
gereken tedbirlerini uygular.
O bayrak yere düşmez.
İnancını kaybetmiş; devletine ve milletine ihanet, gaflet ve dalalet içine düşmüş olanlar ayıklanır. İnançlı nesiller bayrağı eline alır.
Bu, dün böyle olmuştur yarın da böyle olacaktır.
Ne KKTC biter, ne o bayrak yere iner.
Ne Güneydoğuda Federasyon olur ne de Türkiye Cumhuriyeti Devleti (hükümeti ve Başbakanı değil) Büyük Ortadoğu Projesinin eş başkanı ve taşeronu olur!

Allah hepimizi Devletini ve Bayrağını sevenlerden eylesin.

Sabih Samur

22 Şubat 2015 Pazar

KIRMIZI ÇİZGİLER

Evvel zaman içinde Adam gibi adamlar vardı.
Muvazzaftılar, Kurmaydılar.
Türkiye Cumhuriyetini KORUMAK ve KOLLAMAK görev alanları idi.
KIRMIZI ÇİZGİLERİ vardı!
Bu çizgilerin aşılması SAVAŞ SEBEBİ idi.
Bu adamların kimisi hakkın rahmetine kavuştu kimisi ise emekli olup köşesine çekildi.
Ve sonrası malum...
Sınırlarımızın dışında başımıza çuval geçirildi.
Sınırlarımızın içinde ise PKK denen piçin soytarısı olduk. Düne kadar gölgemizden, botumuzun çıkardığı sesten korkanlar şimdi üzerimize molotof, taş ellerine ne geçiyorsa atabiliyorlar.
Bugün ise KARA GÜN!
Nasıl MUAVENET, EŞREF BİTLİS, ÇUVAL hicran yarası ise bugünün ifadesi mümkün değil!
Sözün bittiği yerdeyiz.
Bundan sonra Allah herkesin yar ve yardımcısı olsun.

Sabih Samur 22 Şubat 2015 EDİRNE


Konu:

Türkiye’nin yurt dışındaki tek toprağı Süleyman Şah Türbesi dün gerçekleşen operasyonla resmen boşaltıldı. Türkiye, Cumhuriyet 29 Ekim 1923′te kurulduğundan beri ilk kez toprak kaybetti.

19 Şubat 2015 Perşembe

Yeni Türkiye (?) ve Sadettin Tantan


Fotoğrafta elinde makineli tüfeğiyle gördüğünüz adam; adam gibi adam Sadettin Tantan.
Neden SABİH SAMUR ( Bizden Biri ! ) böyle bir paylaşımda bulundu?
Neden şimdi bu fotoğraf? diye sorabilirsiniz. Arz edeyim.
Sadettin Tantan Eski İçişleri Bakanımızdır. Daha da öncesinde uzun seneler Emniyet Teşkilatında bir sürü başarıya imza atmış Koca Yürekli bir Efsanedir.
Ve en önemlisi partilerin değil her daim Devletin Adamı olmuş bir Devlet Adamıdır.
Sadettin Tantan araştırır, sorgular ve operasyonunu icra eder.
YENİ değil KURUCU İRADE'yi temsil eder (Bizler gibi).
Yeni Türkiye değil bildiğimiz, uğruna canımızı vermekten çekinmediğimiz ve çekinmeyeceğimiz Türkiye için bir Neferdir (Bizler gibi).
Türkiye Cumhuriyetinin İçişleri Bakanı olarak Naylon Fatura Operasyonunu yapabilen en son kişidir.
İşte yazının asıl konusu budur!
Sadettin Tantan'dan sonra Türkiye'de bir daha Mali Şube ve bağlı olduğu Erk böyle bir operasyon yapamamıştır. Nedeni ve/ ve ya nedenleri ne olursa olsun.
Bu nedenledir ki Sadettin Tantan Parti ayırımı yapmaksızın TBMM'ne girmek zorundadır. Kaldığı yerden yarım kalan temiz eller operasyonunu, ucu nereye varırsa varsın tamamlamak zorundadır.
Bu ülkenin bekasında Sadettin Tantan'ın Genel Başkan Yardımcılığı ve İçişleri Bakanı olarak yer alacağı bir Hükumete ihtiyaç vardır.


Yeni değil yeniden kuruluş ayarlarına dönüşümün adımları hayırlı olsun.

Sabih Samur 19 Şubat 2015

15 Şubat 2015 Pazar

EMANETE HIYANET ETMEK

Memleketi ayrıştıranlar o kadar başarılı olmuşlardır ki ölen kızımız ile ilgili
sanat camiasından tut, gazetecisine kadar eylemler, eleştiriler her şey ama her şey karşıt.
Kendini muhafazakar diye betimleyen sözde muhafazakarlara bakıyorsun utanmasalar "tecavüz edildiyse vardır bir sebebi" diyecek noktadalar; "fazla kurcalamayın konuyu" diyenler bile var.
Konuyu mini etek sığlığına çeken sözde Cumhuriyetçiler ise cabası.
TV Dizilerinden eşek yükü ile para kazanan ve halkımız istiyor biz de veriyoruz mantığı ile dizi senaryosu üzerinden halkın beyin yıkama operasyonu gerçekleşirken bizler sadece beyni yıkanmış bir iki maşanın üzerine gidiyoruz.
Kafamızı kurcalaması gereken sorular ve bulunması gereken yanıtlar:


1- Dizilerde her türlü şiddet, nefret, toplum arasında sınıf oluşturma, aile yapısının gereksizliği, çok eşlilik ve hatta ensest, bilinçli olarak ve adım adım topluma şırıngalanırken, RTÜK, Hükümet, Muhalefet ve Yargı nerede?
Hangi yoğun gündem ile meşgul?

2- Üyelerinden topladıkları aidatlarla krallar gibi yaşayan, toplumda bir statü, ünvan ve söz sahibi olan dernek ve odalar sözüm sizlere. Bu katilin şoförlük yaptığı minibüs kime bağlı? Yeterlilik belgesi var mı? En az 14 kişinin canını taşıyan ve kendisine emanet edilen bu kişinin tabi olduğu bir kurumun verdiği ruh sağlığı denetimi var mı?
Yoksa neden yok?

3- İdam cezası varsayalım geri geldi. Bu cezayı uygulayacak olan yargıya Türkiye'de yaşanan son 10 küsur yıl içinde yaşanmışlıklar göz önüne alındığında ne kadar güvenilebilecek?
Yargı kendi kendini nasıl rehabilite edebilecek?
Politika sarmalından nasıl çıkabilecek?
Ve tekrar Türkiye Cumhuriyetinin CUMHURİYET SAVCISI olduğunun ve Cumhuriyet ilkelerine ölümüne bağlı olduğunun bilincine varabilecek?

Bu sorular sorulmaya başlandığı ve yanıtlarının ülke menfaatleriyle örtüştüğü gün kızlarımız önce Allah'a sonra Milletine emanet olarak yaşayacaktır.
Kimse de EMANETE HIYANET ETMEYECEKTİR.

Sabih Samur 15 Şubat 2015 İstanbul

14 Şubat 2015 Cumartesi

CEZAEVİNİN ADI KONMAMIŞ KURALLARI VARDIR!

Tecavüzden içeri girersin.
Zordur içerisi daralırsın, nefes alamazsın.
Boyun 1.85 dir.
Bir sabah bulurlar seni 1.65 lik ranzanın ucunda boynundan asılı.
Kıymışsındır kendine (?)
Nasıl diyorlar sizde?
Hiçbir suç cezasız kalmaz!

Sabih Samur


12 Şubat 2015 Perşembe

HAYIRLI CUMALAR SAYIN BAŞKANLAR

Bir tarafta Cindoruk bir tarafta Perinçek.
Her ikisi de Demokratların, Cumhuriyetçilerin, küskünlerin ve ortalarda gezinenlerin
potansiyel oylarını bir potada toplayıp büyük bir oya dönüştürmenin hayalindeler...
Neden hayal diyorum?
Çünkü bu ülkenin insanı "küçük olsun benim olsun",
"Baş olayım da kazmanın başı olayım" diyen zihniyeti temsil eder.
Herkesin BAŞ olmak istediği yerde kim diğer organlar olacak?
Bilir misiniz partilerde ÇAYCI ve SEKRETER dahi BAŞKAN'dır?
Ve herkes birbirine BAŞKANIM diye hitap eder.


Hayırlı Cumalar Sayın Başkanlar

Sabih Samur    13 Şubat 2015

11 Şubat 2015 Çarşamba

KIŞ UYKUSUNDAN GEÇ UYANANLAR


Profiller değişmeye başladı. Önce fotoğraflar değişiyor. Bir ve ya iki sene öncesinin parti logolu fotoğrafları profil fotoğrafı olarak yer almaya başladı Facebook'ta. Isıtılmış eski söylemler...

11 Şubat 2015 Çarşamba 11:23

Sanki hiç ara verilmemiş, durma olmamış gibi "neğde gamıştık?" edebiyatı.


7-8 aydır bütçesizlikten, icraat olmadığı için ancak haftada bir açılan, masaları toz içinde olan dernekler...
Evet herkes bir anda meydana çıktı.
Yerel gazetelerde hatırla rica ile yarım sayfa haber olmak, sonra bunu alıp kendi sayfasında paylaşmak, özelden yazıp beğendi sayısını arttırmaya çalışmak, peşinden "gösterilen yakın alakaya müteşekkiriz" gibi ağdalı cümleler kurmak...
Üzgünüm bu icraatlarda bulunan sözde uyanıklar, oyun kurucu olduğunu zanneden figüranlar.
Lütfen bir iş sahibi olun. Önce ailenizi bir yere getirin sonra memleketi yönetmeye çalışın.
Ya göründüğünüz gibi olun ya olduğunuz gibi görünün.
Şimdi kalkıp "ulan Sabih Samur yine bana laf sokmuş" diye kendinizi fasulye gibi nimetten de sanmayın.
TV Dizilerinin başında yazıyor ya işte oradaki gibi benim yazım.
Yani "burada yazılanların gerçek hayattaki kişi ve kurumlarla alakası yoktur."
Sizde bu yazı kapsamında olmadığınıza göre o halde sıkıntı yok.
Sonuç itibariyle sevgili dostlar sizlerden ricam zamanınızı küçük fikir ve adamlarla harcamayınız.
Çok değerli oyunuzu ve zamanınızı gerçek anlamda muhalefet olan ve iktidara çıkma şansı olan, gerçek partilerle değerlendiriniz.


Derin Selam ile


Sabih Samur


11 Şubat 2015 DORUKTÜRK

9 Şubat 2015 Pazartesi

HORASAN HARCI


Türkiye Cumhuriyeti MOZAİK değil HORASAN HARCI'dır !
Sabih Samur

8 Şubat 2015 Pazar

NEDEN DENKTAŞ'ÇA?


NEDEN DENKTAŞ'ÇA?

Bizler ebediyete göçmüş bir faniyi diriltmeye çalışan bir topluluk ve bu amaçla kurulmuş bir dernek değiliz.
Denktaş'ın liderliği; toparlayıcılık ve bütünleştiricilik fikirlerini KKTC'nin Bekası için diri tutmaya, uygulama ve uygulattırmaya çalışan bir derneğiz.
Kıbrıs'ın Girit olmasına asla izin vermeyeceğiz.
İşte bu nedenle DENKTAŞ'ÇA.

Sabih Samur

Teknokrat Lider Ali Babacan



Kırılma Noktası sonrası seçilmiş (öngörülen) Teknokrat Lider Ali Babacan'dır.
Sabih Samur

08.02.2015 İstanbul

2 Şubat 2015 Pazartesi

DURUM ANALİZİ



Herkes safını oluşturmaya başladı.

CHP yanlış yolda; Kürtçülük yapanlarla omuz omuza bir CHP, Bayraktan, Vatandan, Milliyetçilik/Ulusalcılıktan dem vuramaz.


Saadet Partisi Milli Görüş söylemini güncelleyerek Merkeze talip olmuyor ve ya olmak istemiyor.

DP isim itibariyle kabul görmedi. Genel Merkez neye ve kime hizmet ediyor bilmiyorum.

DYP ismen iyi bir marka. Kadroda değişiklik yapabilirse...

MHP Devlet Bahçeli yönetiminde nereye kadar giderse...

YURT Partisi Sn. Tantan kalite bir marka isim. Sonrası?
Bekliyor ama neyi bekliyor bende bilmiyorum.

Durum benim penceremde bu.

Siyaset esnafı olmamış, AKP'de kirlenmemiş isimlerinde (mecburen) katılımıyla
Kürtçülük yapmayan Kürt kökenli vatandaşlarımızı da kucaklayacak, Ülkenin bölünmez bütünlüğü noktasında Tek Devlet, Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Dil söyleminde, Karma Ekonomi modelini öngören Komşu Ülkelerle ve Süper Güçlerle Barışık, Dik Duran, Onurlu Bir Türkiye oluşturmayı hedefleyen bir Merkez Parti.

17 Aralık, 1 Mayıs bunlar hep detay...

Sabih Samur

1 Şubat 2015 Pazar

BİLGİLENDİRME NOTU


Memleket Meseleleri Konuşuldu, Atamızın huzurunda, evinde...

Anavatan Partisi Kurucularından, Turgut Özal'ın Yardımcısı ve Eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın ile 
Sabih Samur bir araya geldi.
Devletin Bekası ve Türkiye'nin meseleleri ele alındı.
Haftaya ikinci görüşme için tekrar bir araya gelmek üzere karar alındı.

DORUKTÜRK HABER

Güzel bir tesadüf...



Sevdiğimiz, saydığımız, Memleket Sevdalısı TC ve KKTC aşığı DYP Genel Başkanı Av. Çetin Özaçıkgöz ve Genel Bşk Yrd. Kemal Abdullahoğlu ile Cengiz Erdem Erdem kardeşimizin tertip ettiği kahvaltıda karşılaştık.
Daha önce DORUKTÜRK TV'ye konuk olan değerli fikirlerinden istifade ettiğimiz Genel Başkanı tekrar görmek güzeldi.
Sn. Özaçıkgöz'ün nazik Ankara davetine icabet edeceğimizi, Ankara ziyaretimizde mutlaka kendisini de makamında ziyaret edeceğimizi bildirdik.

DORUKTÜRK HABER

DENKTAŞ'ÇA ESENYURT'TA


İşadamı ve Siyasetçi Cengiz Erdem, Basın Camiası, İşadamları ve Siyasetçilerden oluşan güzide bir topluluk ile kahvaltı tertipledi.
R.R. Denktaş Ve Düşüncelerini Yaşatma Derneği İstanbul Temsilciliği olarak Kıbrıs Davasına olan inancını yakından bildiğimiz Sevgili Dostumuz Cengiz Erdem Erdem'e Denktaş'ça dergimizin en önemli sayısını takdim ettik.

DORUKTÜRK HABER


TR TÜRK EKRANI TÜRKSAT TARAFINDAN HAKSIZ OLARAK KARARTILDI


Canlı Yayının ardından TR TÜRK Ekranını kendi elimizle kararttık.
Kapanış müziği ise İZMİR MARŞI ile oldu.
Manidardı anlayana...
Türksat 1 TR TÜRK 0
İkinci Maç Deplasmanda...
Yenildik ama ezilmedik fotoğraf ispatı!

Baki Selam ile...